Srebrenitsa Soykırımı, 1995 yılında Bosna-Hersek'te meydana gelen ve insanlığın en karanlık dönemlerinden birini temsil eden bir olay olarak tarihe geçmiştir. Özgürlüğü ve barışı amaçlayan tüm halklar için bir ders niteliği taşıyan bu trajik olay, her yıl anma etkinlikleriyle hatırlanmakta ve uluslararası topluma mesajlar iletilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, 11 Temmuz 2023 tarihinde Srebrenitsa Soykırımı’nın 28'inci yıldönümü vesilesiyle önemli bir mesaj yayımladı.
Erdoğan, söz konusu mesajında, Srebrenitsa'da yaşananların asla unutulmaması gerektiğini vurgularken, insanlığa karşı işlenen suçların tekrar etmemesi için tüm dünyayı birlik olmaya çağırdı. “Srebrenitsa’nın acısı, geçmişimizin karanlığıdır. Bu acıyı asla unutmayacak ve unutturmayacağız,” diyen Erdoğan, adaletin ve barışın sağlanması için uluslararası iş birliğine vurgu yaptı. Mesajında, insani değerlere sahip çıkmanın önemine de değinen Cumhurbaşkanı, “Soykırımın failleri hala aramızda dolanırken, adaletin sağlanması adına gerekli adımlar atılmalıdır. Bizler, geçmişin izlerini silmemekle kalmayıp, bu acıları gelecek nesillere anlatmakla da yükümlüyüz,” ifadelerini kullandı.
Srebrenitsa, 1995 yazında Bosna Savaşı sırasında Bosnalı Sırpların gerçekleştirdiği soykırıma sahne olmuştur. Bu dönemde yaklaşık 8.000 Bosnalı Müslüman erkek ve çocuk, etnik temizleme amacıyla katledilmiştir. Bir bölge, nefret ve barbarlıkla dolu bir soykırıma kurban giderken, insanlık o dönemde büyük bir utanç yaşamıştır. Türkiye, geçmişte yaşananların hatırlanması adına Türkiye Cumhuriyeti, doğrudan 1995'te yaşanan olayların tanığı olarak, her yıl Srebrenitsa’da düzenlenen anma etkinliklerine katılmakta ve Bosna-Hersek’in barış sürecine destek olmaktadır. Erdoğan’ın mesajı da bu bağlamda, Türkiye’nin Srebrenitsa’ya olan bağlılığını pekiştiren bir nitelik taşıyor.
Mesajında, Erdoğan, Srebrenitsa’nın sadece Bosna için değil; tüm insanlık için bir acı tecrübe olduğunu belirterek, “Bu tür olayların bir daha asla yaşanmaması için tarihimizden ders almalı ve barışı korumalıyız” dedi. Aynı zamanda Erdoğan, bir ulus olarak, yaşanan acıların unutulmasına izin verilmeyeceğini vurguladı. “Bizler, geçmişten gelen bu acıyı yüreğimizde hissediyoruz. Srebrenitsa, uluslararası camianın gözünde bir utanç sayfasıdır ve asla kapanmamalıdır,” şeklinde konuştu.
Son günlerde artan dünya genelinde etnik çatışmalar ve hoşgörüsüzlük ile ilgili olarak Erdoğan, bir arada yaşama iradesinin önemine dikkat etti. “Birlikte yaşama kültürü, insanlığın ortak hedefidir. Sadece Bosna için değil, tüm dünya için barış ve huzurun sağlanması adına bu tür olayların asla tekrarlanmaması gerekir,” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl Srebrenitsa Soykırımı’nın anıldığı etkinliklerde Türkiye'nin, Bosna-Hersek’le olan tarihî ve kültürel bağlarının bir kez daha pekiştirildiğini belirtti. Srebrenitsa'da yürütülen anma törenleri, yalnızca Srebrenitsa’da yaşananların hatırlanmasından öte, dünya genelinde barış ve adalet arayışının da bir sembolü haline gelmiştir.
28 yıl sonra özellikle, uluslararası kuruluşların gözleri önünde yaşanan bu trajik olayın tekrar hatırlatılması gerekliliği vurgulandı. Türkiye, her yıl Bosna-Hersek'e olan desteğini yineleyerek, bu tür olayların önüne geçmeyi ve insanlığın çıkarları doğrultusunda hareket etmeyi hedeflemektedir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Srebrenitsa mesajı, birlik ve beraberlik çağrısının yanı sıra, adalet arayışındaki kararlılığı da ortaya koymuştur. “Bizim birliğimiz, tüm insanlığın selameti içindir,” diyerek, insani değerler üzerinde durmuştur. Bu tür mesajların, dünya genelinde barış ve güvenliği sağlaması adına birer umut ışığı olacağı düşünülmektedir. Yıllar geçse de, Srebrenitsa Soykırımı’nın hatırası, insanlık için bir ders olarak kalmalı ve geçmişin izleri üzerimizde taşımamız gereken bir sorumluluk olarak anılmalıdır.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Srebrenitsa Soykırımı üzerine verdiği mesaj, dünya için bir hatırlatma ve uyarı niteliği taşıyor. Bu tür trajedilerin bir daha yaşanmaması adına insanlığın alması gereken dersleri vurgulayan Erdoğan, barış yolunda yürüyen tüm topluluklar için umut verici bir ses olmuştur.